Geçmişten eskiz çıkarma ve olası bir geleceği hayal etme yeteneğine zihinsel zaman yolculuğu denir; bu bir nevi insan zihninin derinliklerindeki keşif alanıdır. Bu yetenek insanın, sadece geçmişi değil aynı zamanda geleceği de şekillendirme gücünü ifade eder.
İçinde yaşanılan an, geleceği kemiren geçmiştir.
Henrı Bergson
Zihinsel Zaman Yolculuğunun Bilimsel Temelleri
İnsan, hayatının herhangi bir döneminde, okulda, işte ya da özel hayatında bir kişiyle veya topluluk önünde yapmak zorunda olduğu zorlu bir konuşmanın öncesinde, muhtemelen defalarca kez bu konuşmanın pratiğini yapar. Sahneyi sayısız şekilde kurgulayıp içinde bulunacağı durumu ve alacağı tepkileri prova eder.
İnsanın, çoğu zaman farkında olmadan yaptığı bu şey, aslında zihinsel bir zaman yolculuğudur. Kişi, olası bir geleceği hayal etmek için geçmişinden yararlanır ve bu doğrultuda kendini olası gelecekte konumlandırır.
Zihinsel zaman yolculuğu, bireylerin geçmiş deneyimlerini hatırlama ve bu bilgileri kullanarak gelecek için senaryolar kurma sürecini ifade eder. Bu yetenek, insan zihninin karmaşık yapısının bir ürünüdür ve evrimsel biyoloji açısından büyük bir avantaj sağlar.
Queensland Üniversitesi’nden Profesör Thomas Suddendorf, bu konuya dair çalışmalarında insanların zaman içinde zihinsel seyahat edebilme yeteneğinin insana özgü bir özellik olduğunu belirtir. Suddendorf’un “The Invention of Tomorrow” adlı kitabında açıkladığı gibi, insanlar sadece geçmişteki olayları değil, aynı zamanda gelecekteki olası durumları da hayal edebilir.
Thomas Suddendorf, The Invention of Tomorrow’da şöyle der:
Kafamızın içinde sanal bir zaman makinesine benzer bir şey var… Zihnimizde geçmiş olayları yeniden yaşıyor, kendimizi ileriye doğru yansıtıyor ve gelecekteki olası durumları hayal ediyoruz.
Zihinsel Zaman Yolculuğunun Gelişimi
Alternatif gelecekleri tasavvur edebilme kabiliyeti doğuştan gelmez. Geleceği kesin olarak bilemeyeceğini kabul etme yeteneği, çocuk gelişimi sürecinin bir parçası olmakla beraber ortalama 4 yaşından sonra kazanılır. Bir başka deyişle çocukların zihinsel gelişimi, zihinsel zaman yolculuğu yeteneğinin ortaya çıkışını da beraberinde getirir.
Suddendorf ve meslektaşı Jonathan Redshaw, 2016 yılında yaptıkları bir çalışmada bu durumu bilimsel olarak kanıtlama yoluna gidiyor. Suddendorf ile Redshaw, çocuklarda öngörü gelişimini test etmek için basit bir deneye başvuruyor: İki çıkışlı ve yalnızca bir girişli çatallı bir tüp. Deneyde çocuklar, küçük bir topun tüpe tek girişten içeri girdiğini görüyor. Eğer tüpten çıkarken topu yakalamayı başarırlarsa havalı bir çıkartma kazanıyorlar.
Suddendorf deneyin sonucunu şöyle açıklar:
Bunu iki yaşındaki bir çocukla yaptığınızda, iki çıkıştan birini kapatıyor. Oysa dört yaşındaki bir çocuk her iki çıkışı da kapatmayı başarıyor.
Böylece Suddendorf ve Redshaw’un deneyi, tezlerini destekliyor. Çalışma, çocukların zihinsel zaman yolculuğu kapasitelerinin ve geleceği planlama yeteneklerinin, yaş ilerledikçe nasıl evrildiğini belirgin bir şekilde ortaya koyuyor.
Hayal gücü, sık sık bizi olmayan dünyalara götürür. Ancak ona sahip olmadan hiçbir yere gidemeyiz.
Carl Sagan
Hayvanlarda Zihinsel Zaman Yolculuğu
Zihinsel zaman yolculuğu yeteneğinin küçük insan yavrularında gelişmemiş olduğu böylelikle anlaşılıyor. Peki ya hayvanlarda durum nasıl?
Suddenford, yaptığı çalışmalarda şu sonuca varır: İki yaşındaki bir çocuk gibi, şempanze de yukarıdan bir top attığınızda, alttan çıkacağını tahmin edebiliyor. Ancak birden fazla olasılığa karşı onlar da hazırlıklı değil. Topun çıkışı için iki ayrı ihtimal olduğunu düşünemiyorlar ve bu açıdan küçük çocuklarla benzerlik gösteriyorlar.
Ancak hayvanlarda zihinsel zaman yolculuğu meselesinde net bir sonuca varmak o kadar da kolay değil. Örneğin 2019 tarihinde yayınlanan, böceklerin bilişsel ve davranışsal yetenekleriyle ilgili bilimsel bir makalede, böceklerin geleceğe yönelik davranışları olduğuna atıfta bulunuluyor ve söz konusu davranışlarla ilgili “öngörü” terimi kullanılıyor.
Örneğin yusufçuklar avlarını havada yakalar. Ve bunu başarmak için uçmadan önce kendilerine belirli bir açı verirler. Avlarıyla o anda doğrudan yüzleşmezler, bunun yerine gelecek birkaç saniye içinde müstakbel avlarının nerede olacağını tahmin ederler. Bu öngörü davranışı geleceğe yönelik bir planlamayı içerir. Ancak bu öngörü, insanlardaki zihinsel zaman yolculuğunda kullanılan epizodik öngörü ile aynı değildir.
Özetle; hayvanlar arasında da zihinsel zaman yolculuğu belirtileri gözlemlense de bu yetenek insanlardaki kadar gelişmiş değildir. Şempanzeler ve diğer bazı hayvanlar basit seviyede geleceği öngörebilirken, insanlar gibi karmaşık senaryolar kurma yeteneğine sahip değillerdir.
Epizodik Öngörü ve İnsan Üstünlüğü
İnsanlardaki epizodik öngörü yani bireyin kendi hayatındaki özel anları ve olayları yeniden canlandırabilme veya gelecekte olabilecek olayları detaylı olarak hayal edebilme yeteneği, zihinsel zaman yolculuğunun en dikkat çekici yönlerinden biridir. Bu yetenek sayesinde, insanlar birden fazla gelecek senaryosunu değerlendirerek en uygun kararları verebilirler. Böylece zihinsel zaman yolculuğu, sadece bireysel bir yetenek olmanın ötesinde, insanların sosyal ve kültürel yapılarını şekillendirmede de kritik bir rol oynar.
Sanatçı olacak kadar hayal gücüne sahibim. Hayal gücü, bilgiden daha önemlidir. Bilgi sınırlıdır, hayal gücü ise dünyayı kuşatır.
Albert Eınsteın
Zihinsel zaman yolculuğu, insanların karmaşık gelecek senaryolarını detaylı bir şekilde hayal edebilme yeteneğiyle kavramlaşır. Bu, insan zihninin sadece geçmişi değil aynı zamanda birden fazla gelecek olasılığını da kapsamlı bir şekilde değerlendirebilme kapasitesine işaret eder. Bu yetenek, insanların karşılaştığı zorluklara karşı daha hazırlıklı ve uyumlu olmasını sağlar böylece hayatta karşılaştıkları engelleri aşmalarına yardımcı olur.
Her canlının gelecekle ilgili öngörü kapasitesi farklıdır. Ancak gelecekte gerçekleşebilecek birden fazla sahneyi tüm ayrıntılarıyla birlikte hayal edebilme yeteneği şimdilik yalnızca insana özgü görünüyor.